Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB), günümüzde çocukluk döneminde sıkça karşılaşılan nörogelişimsel bir bozukluktur. Ankara’da bebek, çocuk ve ergen psikiyatrisi alanında uzman olan Doc.Dr. Büşra OLCAY ÖZ, DEHB’nin tanısı, tedavisi ve yönetiminde kapsamlı hizmetler sunmaktadır. Bu makalede, DEHB’nin belirtileri, nedenleri, tanısı ve tedavisi detaylı şekilde ele alınacak ve Doc.Dr. Büşra OLCAY ÖZ’ün Ankara’daki uzmanlığı çerçevesinde özgün bilgiler sunulacaktır.
Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu Nedir?
Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu, çocuklukta başlayan ve sıklıkla okul çağında ortaya çıkan, dikkat sorunları, hiperaktivite ve dürtüsellik gibi üç temel belirtileri içeren bir psikiyatrik bozukluktur. DEHB’nin en belirgin özellikleri arasında dikkat eksikliği (örneğin, bir göreve odaklanmada güçlük), aşırı hareketlilik (yerinde duramama, sürekli hareket etme ihtiyacı) ve dürtüsellik (düşünmeden hareket etme, sabırsızlık) yer alır.
Doc.Dr. Büşra OLCAY ÖZ, Ankara’da bebek, çocuk ve ergen psikiyatrisi alanında verdiği hizmetlerle DEHB’li çocukların yaşam kalitesini artırmayı amaçlamaktadır. DEHB, eğer zamanında tanı almaz ve tedavi edilmezse çocukların okul başarısını, sosyal ilişkilerini ve genel yaşam kalitesini olumsuz etkileyebilir.
DEHB’nin Belirtileri ve Çocuklarda Görülen Yaygın Semptomlar
DEHB’nin belirtileri genellikle üç ana başlık altında toplanabilir: dikkat eksikliği, hiperaktivite ve dürtüsellik. Her çocukta bu belirtilerin şiddeti farklılık gösterebilir. Doc.Dr. Büşra OLCAY ÖZ’ün Ankara’daki kliniğinde yapılan değerlendirmelerde, çocukların günlük yaşamdaki işlevselliği detaylı şekilde incelenir.
Dikkat Eksikliği: DEHB’li çocuklarda okulda veya evde verilen görevleri tamamlamada zorluk yaşanır. Ders sırasında kolayca dikkati dağılır, unutkanlık, detaylara dikkat etmeme gibi belirtiler ortaya çıkar.
Hiperaktivite: Çocuklar yerinde duramaz, sürekli hareket eder, oturması gereken durumlarda bile sürekli kıpırdanma ve hareket halinde olma hali gözlemlenir.
Dürtüsellik: Düşünmeden hareket etme, sabırsızlık, başkalarının sözünü kesme ve ani kararlar verme davranışları sıkça görülür.
Doc.Dr. Büşra OLCAY ÖZ, çocukların bu belirtilerinin yaşam kalitesini nasıl etkilediğini değerlendirerek, her vaka için kişiselleştirilmiş tedavi planları oluşturur.
DEHB’nin Nedenleri ve Risk Faktörleri
DEHB’nin kesin nedenleri tam olarak bilinmemekle birlikte, genetik ve çevresel faktörlerin bir arada etkili olduğu kabul edilir. Doc.Dr. Büşra OLCAY ÖZ, Ankara’daki kliniğinde yaptığı değerlendirmelerde aile öyküsünün ve çocuğun gelişim sürecinin detaylı incelenmesini sağlar.
Genetik Faktörler: DEHB’nin aile içinde sık görüldüğü bilinmektedir. Genetik yatkınlık, beynin dikkat ve davranış kontrolü ile ilgili bölgelerinde işleyiş farklılıklarına neden olabilir.
Çevresel Faktörler: Gebelikte annenin maruz kaldığı toksinler, prematüre doğum, düşük doğum ağırlığı gibi risk faktörleri DEHB gelişiminde etkili olabilir.
Beyin Yapısı ve İşleyişi: DEHB’de beynin bazı bölgelerindeki aktivite farklılıkları dikkat çekmiştir. Özellikle frontal lob işlevlerinde bozukluklar olabilir.
Doc.Dr. Büşra OLCAY ÖZ, bu risk faktörlerini değerlendirerek, hem çocuk hem de ailesine bilgilendirici destek verir.
DEHB’nin Tanısı Nasıl Konulur?
DEHB tanısı, sadece belirtilere bakarak konulamaz. Detaylı bir klinik değerlendirme, çocuğun gelişim öyküsü, okul performansı ve aile görüşmesi gereklidir. Ankara’da bebek, çocuk ve ergen psikiyatrisi alanında uzman olan Doc.Dr. Büşra OLCAY ÖZ, tanı sürecinde DSM-5 kriterlerine uygun kapsamlı değerlendirmeler yapmaktadır.
Davranış Değerlendirme Ölçekleri: Ebeveynler ve öğretmenlerden alınan bilgi ile çocuğun davranışları değerlendirilir.
Klinik Görüşme: Çocuk ve aile ile yapılan görüşmelerde belirtilerin süresi, şiddeti ve çocuğun işlevselliği incelenir.
Tıbbi Değerlendirme: DEHB benzeri belirtiler gösterebilecek diğer tıbbi sorunlar ekarte edilir.
Doc.Dr. Büşra OLCAY ÖZ, tanı sürecinde sadece semptomlara değil, çocuğun genel gelişim ve sosyal becerilerine odaklanır.
DEHB Tedavisi ve Yönetimi
DEHB tedavisinde erken tanı ve multidisipliner yaklaşım önemlidir. Ankara’da hizmet veren Doc.Dr. Büşra OLCAY ÖZ, kişiye özel tedavi planları oluşturur ve bu süreçte aileyi de aktif şekilde sürece dahil eder.
İlaç Tedavisi: DEHB’nin belirtilerini azaltmak için kullanılan ilaçlar, doktor kontrolünde uygulanır. Uygun doz ve ilaç seçimi, çocuğun yaşam kalitesini artırmada önemli rol oynar.
Psikoterapi: Bilişsel davranışçı terapi, dikkat geliştirme egzersizleri ve davranış yönetimi teknikleri uygulanabilir.
Eğitim Desteği: Okul ortamında özel eğitim desteği ve rehberlik hizmetleri, çocuğun akademik başarısını destekler.
Aile Eğitimi: Ailelerin DEHB hakkında bilinçlenmesi ve uygun yaklaşım yöntemlerini öğrenmesi tedavi başarısını artırır.
Doc.Dr. Büşra OLCAY ÖZ, Ankara’daki kliniğinde bu tedavi ve destek yöntemlerini bir arada kullanarak, çocukların sosyal ve akademik yaşamlarında başarıyı hedefler.
DEHB ile Yaşam: Uzun Vadeli Perspektifler
DEHB, uygun tedavi ile kontrol altına alınabilir ve bireyler başarılı, sağlıklı yaşamlar sürdürebilir. Ancak tedavi edilmediğinde; akademik başarısızlık, sosyal izolasyon, özgüven sorunları ve ileri yaşlarda psikiyatrik sorunlar ortaya çıkabilir. Ankara’da bebek, çocuk ve ergen psikiyatrisi alanında deneyimli Doc.Dr. Büşra OLCAY ÖZ, hastalarını bu risklerden korumak için sürekli takip ve destek sağlamaktadır.
Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu, çocukluk ve ergenlik döneminde doğru tanı ve tedavi gerektiren önemli bir durumdur. Ankara’da bu alanda uzmanlaşmış Doc.Dr. Büşra OLCAY ÖZ, hem klinik deneyimi hem de güncel bilimsel bilgi birikimiyle DEHB’li çocukların ve ailelerinin yanında olmaktadır. Erken müdahale, multidisipliner tedavi ve aile desteği ile DEHB’nin etkileri minimize edilerek çocukların potansiyellerini tam olarak gerçekleştirmeleri sağlanabilir.
Eğer çocuğunuzda dikkat eksikliği, aşırı hareketlilik veya dürtüsellik gibi belirtiler gözlemliyorsanız, Ankara’da bebek, çocuk ve ergen psikiyatrisi alanında uzman Doc.Dr. Büşra OLCAY ÖZ ile iletişime geçmek, doğru tanı ve tedavi sürecinin ilk adımı olacaktır. Unutmayın, her çocuk özeldir ve uygun destekle sağlıklı gelişim gösterir.
DEHB nedir, kimlerde görülür?
Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB), çocuklarda sık görülen, dikkat toplamakta zorluk, çok hareketli olma ve düşünmeden davranma gibi belirtilerle kendini gösteren bir gelişimsel durumdur. Genellikle okul öncesi veya ilkokul çağlarında fark edilir. Erkek çocuklarda daha sık tanı konur; ancak kız çocuklarında da görülebilir. Kız çocuklarında belirtiler genellikle daha sessiz ve fark edilmesi zor şekilde ortaya çıkabilir.
DEHB nasıl fark edilir?
Çocuklar zaman zaman dikkatlerini toplamakta zorlanabilir veya hareketli olabilirler. Ancak DEHB’de bu durumlar sürekli ve yaşa göre beklenenden fazladır. Çocuk yönergeleri dinlemekte zorlanır, eşyalarını sık kaybeder, ödevlerini unutabilir ya da sırada beklerken sabırsız davranabilir. Bu belirtiler sadece evde değil, okulda ve sosyal ortamlarda da görülüyorsa dikkatle değerlendirilmelidir.
DEHB olan çocuklar okulda ve evde nasıl davranır?
DEHB’li çocuklar sınıfta derse odaklanmakta zorlanabilir, sık sık yerinden kalkabilir veya öğretmeni dinlemeden konuşabilir. Evde ise ödev yapmayı sürekli erteleyebilir, odasını toplamakta zorlanabilir veya oyun oynarken kurallara uymakta güçlük çekebilir. Bu davranışlar çocuğun isteyerek yaptığı şeyler değil; beynin dikkat ve kontrolle ilgili alanlarının farklı çalışmasından kaynaklanır.
DEHB tanısı nasıl konur?
DEHB tanısı, uzman bir çocuk psikiyatristi veya çocuk psikoloğu tarafından konur. Tanı sürecinde çocuğun evde ve okulda nasıl davrandığına dair bilgiler alınır, öğretmen görüşleri dinlenir ve bazı dikkat testleri yapılabilir. Tanı koymak için sadece bir görüşme yeterli değildir; çocuğun davranışlarının bir süre gözlemlenmesi gerekir.
DEHB nasıl tedavi edilir?
DEHB tedavisinde amaç çocuğun günlük hayatını daha düzenli ve kolay hale getirmektir. İlaç tedavisi bazı çocuklarda yararlı olabilir, ancak tek başına yeterli değildir. Davranışçı terapi, aile danışmanlığı ve öğretmen desteği çok önemlidir. Ayrıca günlük rutinler oluşturmak, çocuğun başarabileceği görevler vermek ve olumlu davranışları pekiştirmek tedavinin en önemli parçalarındandır. İlaç kullanmak istemeyen aileler için de dikkat geliştirme çalışmaları, oyun terapisi ve egzersiz gibi alternatif yöntemler uygulanabilir.