Aynadaki Tehlike, Ankara'daki Aileler İçin Ergenlerde Yeme Bozuklukları Rehberi

Ankara'daki aileler için ergenlerde yeme bozuklukları rehberi. Doç.Dr.Büşra OLCAY ÖZ, anoreksiya, bulimiya gibi hastalıkların tehlikeli belirtilerini ve ailelerin atması gereken hayati adımları anlatıyor.

"Sadece birkaç kilo vermek istiyor", "Çok iştahsız bu aralar", "Ergenlikte olur böyle takıntılar"... Çocuğunuzun yeme alışkanlıklarındaki ve kilosundaki dramatik değişiklikleri bu gibi cümlelerle geçiştiriyor olabilirsiniz. Ancak aynaya küsen, yediği her lokmanın hesabını yapan ve bedeniyle sürekli bir savaş halinde olan bir ergen, masum bir diyetten çok daha tehlikeli bir yolda, Yeme Bozuklukları'nın karanlık sularında olabilir.

Çocuk ve Ergen Psikiyatristi Doç.Dr.Büşra OLCAY ÖZ, yeme bozukluklarının basit bir "kilo takıntısı" olmadığını, altında derin psikolojik sorunların (düşük benlik saygısı, mükemmeliyetçilik, depresyon, kaygı) yattığı, ölümcül olabilen ciddi psikiyatrik hastalıklar olduğunu belirtiyor. Ailenin bu durumu bir "ergenlik kaprisi" olarak görmeyip, bir yardım çağrısı olarak algılaması ve derhal profesyonel destek almasının hayati önem taşıdığını vurguluyor.

Bölüm 1: Yeme Bozukluklarının Farklı Yüzleri

Yeme bozuklukları, farklı davranış kalıplarıyla ortaya çıksa da hepsinin temelinde beden algısında bozulma, kilo ve yemek konusunda aşırı zihinsel meşguliyet yatar.

Anoreksiya Nervoza: Bu bozukluğun temel özelliği, zayıf olma konusunda duyulan aşırı korku ve bu nedenle bilinçli olarak çok az yemek yeme, aşırı egzersiz yapma gibi davranışlarla kilo kaybını sürdürmektir. Anoreksiyası olan bir genç, tehlikeli derecede zayıf olmasına rağmen aynaya baktığında kendini hala "şişman" olarak görür. Bu, bozulmuş bir beden algısının en net göstergesidir. Gıdaları aşırı kısıtlama, kalorileri takıntılı bir şekilde sayma, öğün atlama ve belirli yiyecek gruplarını (karbonhidrat, yağ gibi) tamamen reddetme sıkça görülür.

Bulimiya Nervoza: Bulimiyada, Anoreksiyanın aksine, kısa süre içinde aşırı miktarda yiyeceğin kontrolsüzce tüketildiği "tıkınırcasına yeme" atakları görülür. Genç, bu ataklar sırasında yeme davranışı üzerindeki kontrolünü tamamen kaybetmiş hisseder. Atak sonrası ise yoğun bir pişmanlık, suçluluk ve kilo alma korkusu yaşar. Bu korkuyla, yediklerini telafi etmek için kendi kendini kusturma, laksatif (müshil) veya diüretik (idrar söktürücü) kullanma, aşırı egzersiz yapma gibi sağlıksız davranışlara başvurur. Bulimiyası olan gençler genellikle normal veya hafif kilolu oldukları için durumları aile tarafından fark edilmeyebilir.

Tıkınırcasına Yeme Bozukluğu: Bu bozuklukta da tekrarlayan tıkınırcasına yeme atakları vardır. Ancak Bulimiyadan farkı, ataklar sonrasında telafi edici davranışların (kusma, laksatif kullanma vb.) görülmemesidir. Genç, genellikle üzgün veya stresli olduğunda, kimse görmeden, normalden çok daha hızlı ve rahatsızlık hissedene kadar yer. Ataklar sonrası yoğun utanç ve suçluluk duyguları yaşar. Bu durum genellikle kilo alımı ve obezite ile sonuçlanır.

Bölüm 2: Kırmızı Alarm! Ailelerin Dikkat Etmesi Gereken Belirtiler

Yeme bozuklukları genellikle gizlice ilerler. Bu nedenle aşağıdaki davranışsal, duygusal ve fiziksel belirtilere karşı uyanık olmak çok önemlidir.

Davranışsal Belirtiler:

Öğün atlama, çok küçük porsiyonlar yeme veya "dışarıda yedim" gibi bahaneler üretme.

Belirli yiyecekleri yemeyi reddetme ve kalori içeriklerini takıntılı bir şekilde inceleme.

Yemeklerden hemen sonra tuvalete veya banyoya gitme (kusma belirtisi olabilir).

Herkesten gizli yemek yeme, odasında yiyecek paketleri saklama.

Kilosunu ve beden ölçülerini sürekli kontrol etme.

Bol ve kat kat kıyafetler giyerek kilo kaybını saklamaya çalışma.

Aşırı ve zorlayıcı egzersiz yapma.

Sosyal çevreden uzaklaşma, arkadaşlarıyla dışarıda yemek yemeyi reddetme.

Duygusal ve Fiziksel Belirtiler:

Kilo ve beden imajı hakkında aşırı hassasiyet ve sürekli konuşma.

Sinirlilik, depresif ruh hali ve ani duygu değişimleri.

Belirgin ve hızlı kilo kaybı veya kilosunda sık sık dalgalanmalar.

Kadınlarda adet düzensizlikleri veya adet kanamalarının tamamen kesilmesi (amenore).

Sürekli yorgunluk, halsizlik, baş dönmesi ve bayılma.

Ciltte kuruluk, saçlarda dökülme ve tırnaklarda kırılma.

Mide-bağırsak sorunları, boğazda tahriş (kusmaya bağlı).

Bölüm 3: Hayata Geri Dönüş: Aileler Nasıl Yaklaşmalı?

Çocuğunuzda bu belirtileri fark ettiğinizde sakin ama kararlı bir şekilde harekete geçmelisiniz.

Yargılamadan Konuşun: Onu suçlayıcı bir tavırla "Neden böyle yapıyorsun?" demek yerine, endişelerinizi "sen" diliyle değil, "ben" diliyle ifade edin: "Son zamanlarda çok kilo verdiğini ve sağlığın için endişelendiğimi fark ettim. Sana yardım etmek istiyorum."

Yemek Konusunda Savaşmayın: Yemek yemesi için baskı yapmak veya onu cezalandırmak durumu daha da kötüleştirir. Bu bir güç savaşı değildir.

Profesyonel Yardım Kaçınılmazdır: Yeme bozuklukları, ailenin tek başına çözebileceği bir sorun değildir. Tedavi, mutlaka bir ekip çalışması gerektirir (çocuk psikiyatristi, diyetisyen, dahiliye uzmanı).

Eğer Ankara'da çocuğunuzun yeme bozukluğu yaşadığından şüpheleniyorsanız, vakit kaybetmeden uzman bir Ankara çocuk psikiyatrisi hekimine başvurmanız, çocuğunuzun hayatını kurtarabilir. Doç.Dr.Büşra OLCAY ÖZ, yeme bozukluklarının tedavisinde hem çocuğa yönelik bireysel terapi hem de aileye yönelik danışmanlık hizmetleri ile bu zorlu süreçte size ve çocuğunuza destek olacaktır.

Bu metni yararlı buldunuz mu?

Büşra OLCAY ÖZ

Büşra OLCAY ÖZ

Doç. Dr.

Bu Konuda Uzman Doktorlar

Toplumun sağlıklı gelişiminin temel taşlarından biri, çocuk ve gençlerin ruhsal iyilik halidir. Bu alanda görev yapan uzmanların bilgi birikimi ve deneyimi, psikiyatrik destek süreçlerinin kalitesini doğrudan etkiler. Çocuk ve ergen psikiyatrisi alanında 2012 yılından bu yana aktif olarak çalışan Doç. Dr. Büşra Olcay Öz, Nisan 2024’te doçentlik unvanını kazanarak akademik kariyerinde önemli bir aşamaya ulaşmıştır. Uzun yıllara dayanan deneyimi ve alanına dair derinlemesine uzmanlığıyla, 2024 itibarıyla Ankara’da çocuk ve ergenlere yönelik bireyselleştirilmiş psikiyatrik hizmetler sunmaya devam etmektedir.

Detaylı Profil
Önemli Uyarı

Sağlık kütüphanemizde yer alan içerikler, yalnızca genel bilgilendirme amacı taşımakta olup, hazırlandıkları tarihteki bilimsel verilere dayanmaktadır. Kişisel sağlık durumunuzla ilgili her türlü soru, teşhis ya da tedavi ihtiyacınız için mutlaka bir hekimle ya da yetkili bir sağlık kuruluşuyla görüşmeniz önerilir.