Fırtınada Çocuğunuzun Pusulası Olmak, Ankara'da Boşanma Sürecinde Çocuk Psikolojisi Rehberi

Ankara'da boşanma sürecindeki aileler için uzman rehberi. Doç.Dr.Büşra OLCAY ÖZ, boşanmanın çocuklar üzerindeki etkilerini ve bu zorlu süreçte ebeveynlerin atması gereken adımları anlatıyor.

Boşanma, yalnızca bir evliliğin sona ermesi değil, bir ailenin yeniden yapılanma sürecidir. Bu süreç, yetişkinler için olduğu kadar, hatta belki daha da fazla, çocuklar için sarsıcı bir "hayat depremi" olabilir. Güvendikleri dünyanın temelleri sarsılırken, en çok ihtiyaç duydukları şey, fırtınanın ortasında onlara yol gösterecek sakin ve kararlı birer pusula olan ebeveynleridir.

Doç.Dr.Büşra OLCAY ÖZ, boşanma sürecinde hedefin "sorunsuz" veya "acısız" bir ayrılık olmasının gerçekçi olmadığını, asıl hedefin çocuğun ruhsal sağlığını koruyan "sağlıklı" bir ayrılık süreci yönetmek olduğunu vurguluyor. Unutmayın; çocukları en çok yaralayan şey boşanmanın kendisi değil, ebeveynlerin bu süreci nasıl yönettiğidir. Bu rehber, Ankara'daki ailelere bu fırtınalı denizde çocuklarının pusulası olmaları için hazırlandı.

Bölüm 1: Deprem Etkisi: Boşanmanın Çocuklar Üzerindeki Yaş Gruplarına Göre Etkileri

Her çocuk boşanmayı kendi gelişimsel dönemine ve mizacına göre farklı yorumlar ve farklı tepkiler verir. Çocuğunuzun yaş grubuna özel ihtiyaçlarını anlamak, ona en doğru desteği vermenin ilk adımıdır.

0-3 Yaş (Bebeklik/İlk Çocukluk Dönemi) Bu yaş grubundaki çocuklar duygularını kelimelerle ifade edemezler. Boşanmayı huzursuzluk, uyku ve beslenme düzeninde bozulma, ağlama nöbetlerinde artış, ebeveyne aşırı yapışma veya tam tersi ilgisizlik gibi davranışlarla dışa vururlar. Ayrılığı hissetseler de anlamlandıramazlar. Ebeveynlere düşen en önemli görev, rutinleri korumaktır. Beslenme, uyku ve oyun saatlerini olabildiğince sabit tutmak; sarılma gibi fiziksel temasları artırmak ve sakin bir ses tonu ile konuşmak onlara güvende olduklarını hissettirecektir.

3-6 Yaş (Okul Öncesi Dönem) Bu dönemde benmerkezci düşünce yapısı hakim olduğu için, çocuklar "Annemle babam benim yüzümden ayrılıyor" gibi hatalı çıkarımlar yapabilirler. Terk edilme korkusu yoğun yaşanır ve parmak emme, alt ıslatma gibi gerileme davranışları görülebilir. Ebeveynlerin en temel mesajı, "Bunun senin suçun olmadığı" yönünde olmalıdır. Bu mesaj, net, basit ve tekrarlayan cümlelerle ("Bizim aramızdaki bir yetişkin sorunu, seni çok seviyoruz") verilmelidir.

7-12 Yaş (Okul Çağı Dönemi) Okul çağı çocukları durumu daha net anlarlar ancak yoğun üzüntü, öfke ve kafa karışıklığı yaşarlar. Bir ebeveyni suçlama ve diğeriyle ittifak kurma eğilimleri olabilir. Bu dönemde ders başarısında düşüş, arkadaşlık sorunları ve karın ağrısı gibi psikosomatik şikayetler sık görülür. Aileler, çocukların duygularını ifade etmesine izin vermelidir. "Anneni/babanı özlemen çok normal" gibi cümlelerle duygularını onaylamak, onları taraf tutmaya zorlamamak ve diğer ebeveyni asla kötülememek kritik öneme sahiptir.

13-18 Yaş (Ergenlik Dönemi) Yetişkin gibi görünseler de ergenler en kırılgan gruplardan biridir. Ebeveynlerine karşı öfke, hayal kırıklığı, gelecek kaygısı ve ilişkilere karşı güvensizlik yaşayabilirler. Bu durum, kendi romantik ilişkilerine yansıyabilir veya riskli davranışlara yönelebilirler. Bu yaş grubuyla dürüst ve açık bir iletişim kurmak esastır. Onları boşanmanın hukuki detaylarına boğmadan, süreci genel hatlarıyla anlatmak ve onları ilgilendiren kararlara (görüşme günleri vb.) dahil ederek kontrol hissini kaybetmelerini önlemek gerekir.

Bölüm 2: "Annemle Baban Ayrılıyor": O Zorlu Konuşma Nasıl Yapılmalı?

Bu konuşma, çocuğunuzun boşanma sürecini nasıl algılayacağını belirleyen en kritik anlardan biridir.

BİRLİKTE Konuşun: Mümkün olan en ideal senaryo, anne ve babanın bu konuşmayı birlikte yapmasıdır. Bu, kararın ortak olduğunu ve ebeveyn olarak iş birliğinin devam edeceğini gösterir.

SUÇLAMA YOK: "Annen yüzünden...", "Baban böyle istedi..." gibi cümleler çocuğu arada bırakır ve sadakat çatışmasına sokar. "Biz birlikte yaşamaktan artık mutlu değiliz ve ayrı evlerde yaşamanın hepimiz için daha iyi olacağına karar verdik" gibi "biz" dili kullanın.

BASİT ve NET Olun: Çocuğun yaşına uygun, anlayabileceği bir dil kullanın. Hukuki detaylara veya aldatma gibi yetişkin sorunlarına asla girmeyin.

GÜVENCE Verin: Şu üç mesajı mutlaka verin:

"Bu senin hatan değil."

"Biz senin annen ve baban olmaya her zaman devam edeceğiz."

"Seni olan sevgimiz asla bitmeyecek."

SORULARA Hazırlıklı Olun: "Nerede yaşayacağım?", "Okulum değişecek mi?", "Köpeğim kimde kalacak?" gibi somut sorulara hazırlıklı olun ve mümkünse net cevaplar verin. Bilmiyorsanız, "Bunu henüz netleştirmedik ama en kısa sürede karar verip sana söyleyeceğiz" deyin.

Bölüm 3: Fırtınada Kaptan Olmak: Ebeveynlerin Kaçınması Gereken Hatalar

Boşanma sürecinde kendi acınızı yaşarken ebeveynlik yapmak zordur. Ancak aşağıdaki hatalardan kaçınmak, çocuğunuzun ruh sağlığı için hayati önem taşır.

Çocuğu Taraf Tutmaya Zorlamak: "Anneni mi daha çok seviyorsun, beni mi?"

Diğer Ebeveyni Kötülemek: "Baban zaten hep sorumsuzdu." (Unutmayın, çocuğunuzun yarısı o ebeveyndir. Onu kötülediğinizde çocuğunuzun bir parçasını da kötülemiş olursunuz.)

Çocuğu Haberci veya Casus Olarak Kullanmak: "Annene söyle...", "Baban evde ne yapıyor, anlat bakalım."

Aşırı Serbestlik veya Aşırı Kuralcılık: Suçluluk duygusuyla tüm kuralları kaldırmak veya kontrolü kaybetme korkusuyla aşırı katılaşmak. Dengeyi koruyun.

Eğer çocuğunuzun boşanma sürecine verdiği tepkiler (aşırı kaygı, depresif ruh hali, saldırganlık, okulda ciddi sorunlar) zamanla azalmıyor, aksine artıyorsa; bu zorlu süreci yönetmekte zorlanıyor ve çocuğunuzun ruh sağlığı için en doğru adımları atmak istiyorsanız, Ankara'da bu alanda uzman bir Ankara çocuk psikiyatrisi desteği almanız kritik olabilir. Doç.Dr.Büşra OLCAY ÖZ, hem size ebeveyn danışmanlığı yaparak süreci daha sağlıklı yönetmenize hem de çocuğunuza bu yeni duruma adapte olması için terapi desteği sunarak yardımcı olabilir.

Bu metni yararlı buldunuz mu?

Büşra OLCAY ÖZ

Büşra OLCAY ÖZ

Doç. Dr.

Bu Konuda Uzman Doktorlar

Toplumun sağlıklı gelişiminin temel taşlarından biri, çocuk ve gençlerin ruhsal iyilik halidir. Bu alanda görev yapan uzmanların bilgi birikimi ve deneyimi, psikiyatrik destek süreçlerinin kalitesini doğrudan etkiler. Çocuk ve ergen psikiyatrisi alanında 2012 yılından bu yana aktif olarak çalışan Doç. Dr. Büşra Olcay Öz, Nisan 2024’te doçentlik unvanını kazanarak akademik kariyerinde önemli bir aşamaya ulaşmıştır. Uzun yıllara dayanan deneyimi ve alanına dair derinlemesine uzmanlığıyla, 2024 itibarıyla Ankara’da çocuk ve ergenlere yönelik bireyselleştirilmiş psikiyatrik hizmetler sunmaya devam etmektedir.

Detaylı Profil
Önemli Uyarı

Sağlık kütüphanemizde yer alan içerikler, yalnızca genel bilgilendirme amacı taşımakta olup, hazırlandıkları tarihteki bilimsel verilere dayanmaktadır. Kişisel sağlık durumunuzla ilgili her türlü soru, teşhis ya da tedavi ihtiyacınız için mutlaka bir hekimle ya da yetkili bir sağlık kuruluşuyla görüşmeniz önerilir.